Uzun uzun bir zaman olmuş gibi hissediyorum bloga yazmayalı,
şu hergün yazabilen arkadaşlar gibi sadık olmayı beceremedim tüf ki nasıl
kıskanıyorum sizleri bir bilseniz :O) Geçtiğimiz son bir hafta aslında öyle
zaten çok bir şey yazacak enerjide ve sağlıklı bir ruh halinde değildim. İşsel
bunaltılar ve bunlardan kaçırılan birkaç saat kendimi yatıştırmalar ile
geçirdim diyebilirim ki bu haftasonu da aynı hey heycikler peşimi bırakmadı bir
türlü. Hayır ay takvimini açtım baktım, dolunaya daha nerdeyse bir hafta var kızsal durumlar pek yakın değil "eeeee o zaman
neden be minnoş heyhey kuşları içimde kanat çırpıp duruyorsunuz?" Tüm gün ara
ara düşündüm ve sonunda onları kabullenip yemlerini verip susturdum.
Yemleri mi :O) ; en
rahat ev kıyafetleri, ponponlu patikler ( Bu yılbaşı aldığım en sıcak ve en
sevdiğim hediyem) ve mis gibi yumuşatıcı kokan yatak. Bu poz ve sınırlar içinde
sevgili kuşcanlar hemen huzur buldular diyebilirim. Onlar yuvalarında mışıl
mışıl uyurken bende yazayım dedim. İki bölüm Walking Dead’den sonra juppala
rüyalar ülkesi artık.
Musmutlu bir hafta başlasın!! Cikcik kuşlar, mis gibi güneş
dolu sabahlar, huzur dolu isyanlardan uzakta bol bol gülümsemeli bir haftaya
çook HAZIRIIIM.
Selam olsun sana “Hoşcanhafta”…..
Sincosh selamlarımla,
pek beğendim. benim de heyheylerim üstümde olduğundan olsa gerek:) kışşş kışşşşş diyor, süppppper bir hafta diliyorum.
YanıtlaSilÖpüldünüz o zaman sevgili kakarakikiri :O)
YanıtlaSil